İngilizce Türkçe Anlamlı Sözler

Wise and Insightful Quotes About Having a Broken Heart

Men always want to be a woman’s first love – women like to be a mans last romance. (Erkekler her zaman bir kadının ilk aşkı olmak ister, kadınlar ise bir erkeğin son aşkı olmak.) İngilizce – Türkçe Anlamlı Sözler – nice sayings in english – Wise and Insightful Quotes About Having a Broken Heart

You will win if you don’t quit. (Eğer bırakmazsan kazanırsın.)

Everything you can imagine is real. (Hayal edebileceğin her şey gerçektir.)

Ağla. Affetmek. Öğrenmek. Devam et. Bırakın gözyaşlarınız gelecekteki mutluluğunuzun tohumlarını sulasın.

Can not stop loving you. (Sana olan sevgimi durduramıyorum.)

With love and patience, nothing is impossible. (Sevgi ve sabırla, hiçbir şey imkânsız değildir.)

Are you rich? l´m single! (Zengin misin? Ben bekârım!)

Catch a little star and put it in your pocket! Keep it for a rainy day! (Bir yıldız yakala ve yağmurlu günler için cebinde sakla!)

Love is not just a feeling it is an action that l would love to spend the rest of my life doing for you. (Aşk, sadece bir duygu değil, hayatımın geri kalanını seninle geçirmek istediğim bir eylemdir.)

You cannot find true love where it does not truely exist and you cannot hide it where it truely does. (Gerçek sevginin olmadığı yerde onu bulamazsın ve gerçek sevgi varolduğunda da saklayamazsın.)

Always look on the bright side of life! (Her zaman hayatın aydınlık yönüne bakmalısın.)

Do not break the heart that loves you. (Seni seven kalbi kırma.)

Hayat hakkında öğrendiğim her şeyi üç kelimeyle özetleyebilirim: hayat devam ediyor.

Don´t say “l love you”. Let me feel it! (Bana sadece sevdiğini söyleme, hissettir!)

Early bird catches the worm. (Erken uçan kuşyemini kapar.)

Gravity can not be made responsible for two peope falling in love. (Albert Einstein) İki insanın aşık olmasından sadece çekim sorumlu değildir.

Hugs and kisses give hearts wings to fly. (Sarılmak ve öpmek kalbe uçması için kanatlar verebilir…)

You never get a second chance to make a first impression! (Asla ilk izlenimi yaratmak için ikinci bir şansın yoktur!)

lf kisses were raindrops, l would send you a thunderstorm. (Yağmur damlaları öpücük olsaydı ben sana fırtına gönderirdim.)

When l look in the mirror all l can see is your love. (Aynaya baktığım zaman sadece sevgini görebiliyorum.)

lf loving you is wrong, i don’t want to be right… (Seni sevmek yanlış ise, ben doğru olmak istemiyorum.)

Who cares whether this is a poem or rhyme, l will love you until the end of time. (Bu bir şiir ya da tekerleme olsun kimin umurunda, ben zamanın sonuna kadar seveceğim.)

Hüzün zamanın kanatlarında uçup gidiyor

Don´t let your fears stand in the way of your dreams! (Korkularının hayallerinin önüne geçmesine izin verme.)

Don´t love one boy, don´t love two boys, love sozleralemi.com the boy who loves you. (Bir çocuk sevme, iki çocuk da sevme, sadece seni seven çocuğu sev.)

How can l say l love you, when l love more than words can say? l love you and l miss you very much! (Kelimeler bile yetersiz kalırken seni sevdiğimi nasıl söyleyebilirim ki. Seni seviyorum ve çok özlüyorum.)

Humans are angels with only one wing, they can only fly,when they hold on to each other! (İnsanlar tek kanatlı melekler, sadece birbirlerine tutunduklarinda uçabilirler.)

blank
Aşık olduğunuzda ve incindiğinizde, bu bir kesik gibidir – iyileşir ama her zaman bir yara izi kalır.

And As Those Who Act With Pure Hearts are Our Greaest Heroes! Give your smile to everyone, but give your love to only one. (Her zaman kalbiyle hareket edenler bizim kurtarıcılarımızdır. Herkese gül ama sadece bir kişiyi sev.)

Only fools fall in love and l guess l am one of them. (Sadece aptallar aşıktır ve ben onlardan biriyim sanırım.)

l feel like l am the most beautiful person in the world when l am with you. (Seninle olduğumda dünyanın en güzel insanı gibi hissediyorum.)

Your are my sunshine, my only sunshine, you make me happy all day long! so please don´t take my sunshine away! (Sen benim güneş ışığımsın, sadece benim güneş ışığım, beni tüm gün boyunca mutlu ediyorsun! Ve lutfen güneş ışığımı elimden alma!)

Best friends are like stars. You don’t always see them, but you know they are always there. (En iyi arkadaşlar yıldızlar gibidir. Her zaman onları görmüyorum, ama onların hep orada olduğunu biliyorum.)

And in her smile l see something more beautiful than the stars. (Onun gülümsemesinde ben yıldızlardan daha güzel şeyler gördüm.)

To love someone deeply gives you strength. Being loved by someone deeply gives you courage. (Birini sevmek sana derinden güç verir. Birisi tarafından sevilmek size, derinden cesaret verir.)

blank
Aşık olduğumuzda, kimsenin yapmayacağına ikna oluruz. Ancak zaman geçtikçe, diğerleri çok daha iyisini yapar ve sıklıkla yapar.

Behind every great man there is a surprised woman. (Her başarılı erkeğin arkasında bir sürpriz kadın var.)

l closed my eyes with a pen and paper in front of me. l picked up the pen and started writing everything. When l opened my eyes again, all l saw was your name. (Ben gözlerimi kapadım önümde bir kalem ve kâğıt. Her şeyi yazmaya başladım. Gözlerimi açtığımda sadece senin ismini gördüm.)

Catch me, don´t let me drop. Love me,don´t ever stop. So close you eyes and let me kiss you, and when you sleep, l WlLL MlSS YOU! (Beni yakala, düşmeme izin verme. Beni sev, asla durma. Gözlerini kapat ve seni öpmeme izin ver, uyuduğun anlarda seni özleyeceğim.)

Day for day crying, day for day waiting for you, day for day being lonley day for day hoping, hoping my whole life that you love me. But you dont. (Senin için ağladıgım günler, seni bekledigim günler, yalnız ama umutla geçirdigim günler beni sevmen için bekliyor, ama sen sevmiyorsun.)

Don´t let the miles between us,dear,keep our love apart! Just listen close and you will hear the beating of my heart! (Mesafelerin aramıza girmesine izin verme, sevgimizi bir arada tut! Gözlerini kapattıgında senin icin atan kalbime kulak ver.)

l ask God for a flower and he gives me a garden. l ask God for a river and he gives me an ocean. l ask God for a love and it´s you he gives me! (Tanrıya çicek sorduğumda bana bahçe verdi. Tanrıya irmak sordugumda bana okyonus verdi. Tanrıya sevgi sorduğumda da bana seni verdi.)

blank
Zamanla ağrı hafifler, vücut iyileşir ve beyin devam etmenin yeni yollarını bulur.

l Love you, do you love me? Please come and tell it to me! lf you do, l`ll alwys be there for you! (Seni seviyorum, sende beni seviyor musun? Lütfen gel ve bana cevabını söyle! Eğer seviyorsan, sonsuza kadar senin için var olacağım!)

l miss your smile, l miss your arms. l miss your laugher and your charms. l miss your face, your body, too. But most of all l just miss YOU! (Gülüşünü özlüyorum, kollarını özlüyorum. Kahkahanı ve tılsımını özlüyorum. Suratını özlüyorum, vücudunu da özlüyorum. Ama en çok özlediğim şey sensin!)