Asker Fıkraları
GERİLLA SAVAŞI
Yüzbaşı, emir erine çavuşu yanına çağırmasını emretti, çavuş koşarak geldi. Yüzbaşı :
– 5 er al, 3 kilometre ötedeki tren istasyonuna gidin. Istasyonu kullanılamaz
hale getirip dönün!
Çavuş selam verip ayrıldı, erleri yanına alıp istasyona gitti.
Döndüklerinde yüzbaşı sordu :
– Istasyon işlemez duruma geldi mi?
– Geldi, komutanım.
– Ne yaptınız?
– Gişelerdeki biletlerin hepsini alıp yaktık, komutanım!..
Asker, komutanın karşısına çıktı, izin istedi. Komutan sebep sordu:
Efendim, karım çocuğumuzun çok hasta olduğunu yazmış da…
Yalan söylüyorsun. Çünkü karından gelen mektubu ben de okudum, hiç öyle bir
şeyden bahsetmiyordu.
Asker selâm verdi, tam kapıdan çıkarken, döndü ve samimiyetle:
— Komutanım, dedi. İkimiz de yalancıyız anlaşılan, çünkü ben evli değilim.
UÇAK
Adamın biri kahvede askerlik anılarını anlatıyormuş, herkezde can kulağıyla dinliyorlarmış
Adam:Bir gün uçakla savaşa gidiyoruz. Savaş alanına geldiğimizde uçağımız ağır yara aldı, herkes telaşlandı, önümüzdede büyük bir dağ vardı, çarptık çarpacaz…
Kahvedekiler iyice kaptırmışlar kendilerini “Eee sonra diye sormaktadırlar”…
Adam: Bende gittim komutanın yanına hiç telaşlanmayın..
Komutanım dedim!! Çıkardım çeketimi, deliği kapattım uçak uçtu.
Bütün kahve has……….tir.
NE YAPARSIN
Güney Amerikalı bir subayla bir er konuşuyorlar.
-Savaşta bir düşmana rastlarsan ne yaparsın?
-Vururum.
-Doğru, peki bir düşman bölüğüne rastlarsan ne yaparsın?
-Vururum.
-Olmadı. Koşup karargaha haber verirsin. Peki savaş meydanında bir inek görürsen ne yaparsın?
-Vururum. –
Olmadı. –
-Koşup karargaha haber veririm.
-Yine olmadı.
-Boynuzlarından tutup karargaha sürüklersin. Şimdi beni görürsen ne yapacağını söyle.
-Vururum.
-Olur mu canım. Ben senin komutanınım.
-Döner karargaha haber veririm.
-Yahu ben düşman bölüğü değilim ki.
-Hah tamam. Boynuzlarından tutup karargaha sürüklerim.
HİTLER
Iki yahudi hitler kampinda her gun işkence ağır çalışma ve hakarete magruz kalıyorlarmış biri diğerine sormuş: şimdi hitler eline geçse ne yapardın
ikincisi: Hemen bogazlardim demis…ya sen ne yapardin
ilki: cevap vermis 50 santimlik demir cubugun bir tarafini kizdirir soguk tarafini hitlerin kicina sokardim
Ikincisi:neden demis
ilki: Niyesi varmi tutup cikaramasin diye
UZMAN
Askerin biri bir bakışta herkesin boyunun ölçüsünü tam olarak doğru söylüyormuş ve arkadaşları buna çok şaşırıyorlarmış.Birgün bunu komutana götürmüşler ve olan biteni anlatmışlar.Komutan inanmamış.
-“Söyle bakalım benim boyumun ölçüsü kaç demiş”.Asker aşağıdan yukarıya komutanı süzmüş ve ” 1.75 efendim demiş.”Komutan:
-“Doğru hayret nasıl bildin” demiş.Asker:
-“Bilirim tabi efendim ben kereste uzmanıyım demiş”
TEMELİN ASKERLİĞİ
Temel’in komutanı Temel’le Dursun’a paraşüt açmayı öğretiyordu komutan; çocuklar eğer birinci pimi çekerseniz açılır, o olmaz ise ikinci pimi çekin, o da olmazsa üçüncü pimi çekin , o da olmazsa mevlüd ana’ya dua edin demiş. Temel’le Dursun atlamaya hazırlanıyorlardı. Dursun atlamış ve ikinci pimde paraşütü açmayı başarmış. Sıra Temel’e gelmiş, Temel atlamış, birinci pimi çekmiş olmamış, ikinci pimi çekmiş olmamış, üçüncü pimi çekince yine olmamış. Temel askerlerin yanından fişek gibi geçerken ya karının adı neydi!!!
Komutan askerleri etrafına toplar ve
-Size bir soru soracagım. Mantıklı olarak cevaplayan olursa tezkeresini alır, yok cevaplayamazsa altı ay ceza.
Bütün askerler,
– Sorun Komutanım derler.
– Peki… Kadin becermek görev midir angarya mı?
Bütün askerler sus pus. Bu arada komutanın postası,
– Gorevdir komutanım der,
Komutan’da
– Peki neden, açıkla bakalım.
– Angarya olsa bana yaptırırdınız.
MUSTAFA
Bizim Temel ajanliga soyunmus ve talimatlari ögreniyor tabi ajan oldugu için Temel ismi yerine takma isim kullanmasini söyleyip adini Mustafa koyuyorlar ve Temeli Ingiltereye gönderip oradaki ajanlarla tanismasini söylüyorlar.Temel Ingiltereye gidiyor ve burada ajanlarin bulustugu bir bara giriyor.Burada karsisina çikan birine tanismak için adini soruyor.Tabi ingiliz cevap veriyor:
-Bond,James Bond
James Bond da Temele adini soruyor ve bizim Temelde:
-Tafa,Mus tafa
İSABET BUYURDUNUZ PAŞAM!
Aklı kıt olan bir emir eri vardır.Komutan emirere der ki:
-Emirerim yarın Paşa Hazretleri geliyor, askerlere soru soracak, belki sana da söyler diye Paşa önce kaç yıl askerlik yaptğını soracak.Sen de 1 diyeceksin.Sonra kaç yaşında olduğunu soracak sen de 21 diyeceksin.Sonra ne derse isabet buyurdunuz paşam diyeceksin tamammı?demiş.Emirer o gece uyuyamamış çünkü soruları ezberlemeye calışyormuş.O gün paşa tam da emirerin yanına gitmiş.”Kaç yaşındasın?!” demiş emirer gözünü kırpmadan “1!” demiş.Paşa şaşırmış ama devam etmiş.”Kaç yıl askerlik yaptın?!”demiş emirer de “21′” demiş.Paşa “Benimle alay mı ediyorsun sen?!” demiş.Emirer de “İsabet buyurdunuz paşam!” demiş.
İki acemi er paraşüt eğitimlerini tamamladıktan sonra ilk atlayışları için havalanırlar. Makul seviyeye geldiklerinde komutanları son kontrolleri yapıp:
-Atladıktan bi süre sonra paraşütün sağ tarafındaki ipi çekin paraşütleriniz açılacaktır. Şayet açılmazsa hiç telaşa kapılmayın, sol tarafta yedek bir ip var onu çekin sorun kalmaz. İndiğinizde sizi bir jip bekliyor olacak sizi karargaha geri götürecek.
Askerler korkarak da olsa atlamışlar. Heyecanla sağ taraftaki iplerine asılmışlar?!?! Tıs yok. Bi gayret daha korkuyla sol taraftaki iplere paraşütler yine açılmamış. Çok sinirlenen Temel :
– Ula bu komutanun hiçbi deduğu çıkmiy sen duur , aşağıda da jip yoksa o zaman anasını belleyeceğum!”
Anlamlı Sözler sitesinden daha fazla şey keşfedin
Subscribe to get the latest posts sent to your email.